AMORAL.MLL.FI.

3 Mayıs 2008 Cumartesi

'Tekeşlilik mümkün olsaydı kerhaneler olmazdı.'

'Tekeşlilik mümkün olsaydı kerhaneler olmazdı.'
Düzenlediği tesettür defilesiyle İslami camiayı karıştıran konfeksiyoncu Mustafa Karaduman, ’üç eşli’ yaşadığını savunurken ağzını bozdu: "Tekeşlilik mümkün olsaydı, umumhaneler, kerhaneler olmazdı."

YERLİ ve yabancı basında geniş yer bulan "Özgür Çiçekler ve Özgür Renkler" defilesiyle İslami camiayı karıştıran Konfeksiyoncu Mustafa Karaduman (51), 3 evli olduğunun ortaya çıkmasından ardından yaptığı açıklamalarla daha da çok konuşulacak. Çocuklarının sayısını söylemeyen ve İslam’ın dışındaki bütün sistemlerde birden fazla evliliğin yasaklanıp, gayrimeşru hayatın sonuna kadar açıldığını öne süren Mustafa Karaduman, "Eğer tekeşlilik mümkün olsaydı umumhaneler, kerhaneler olmazdı. Yasal olan her şey doğru mu?" dedi. Türkiye’de otel ve motellerin genelev gibi kullanılıp fuhuş yapıldığını anlatan Karaduman, Hürriyet’e şöyle konuştu:

AŞK ADI ALTINDA 20 KİŞİYLE OLUYOR

"O kadınlara yüzlerce erkek gitmekte ve sınırsız bir zina yapılmakta. Batakhanelere, fuhuş yuvalarına kimsenin tepkisi yok. Gazetelerde televolelerde izliyoruz, aşk adı altında 20-25 kişiyle beraber oluyor, buna kimsenin tepkisi yok. Ama birisi Allah’ın emriyle evlendiği zaman yer yerinden oynuyor. Müslümanlar bile tepki gösteriyor. Anlamak mümkün değil. Kuran-ı Kerim bunu helal kılmışsa, kalkıp da birilerinin bunu yasaklama, kişisel olarak küçümseme, kendi inancına zarar getirir.

Eğer bir ihtiyaç sözkonusuysa evlenirsiniz. Ve bütün ihtiyaçlarını üstlenirsiniz. İkinci, üçüncü evliliklerin bir bedeli var. Evinin kirasını öder, çocuklarını okutursunuz. Baba olarak da sizi tanır, hayat bu şekilde devam eder. Ama bunlar sadece kendi ihtiyaçlarını karşılayıp, paçavra gibi atıyorlar. Bu kadın haklarına yapılacak en büyük saygısızlık ve hakaret. Kadın saygı duyulması gereken bir varlık. Allah’ın yeryüzündeki en büyük sanatı insan. İnsanı kadın dünyaya getiriyor. Bu kadar kutsal kadına toplumda büyük saygısızlık var.

BENİM KİTABIMDA PEYGAMBER VAR

Birileri rızasıyla evleniyorsa kimsenin bir şey demeye hakkı var mı? Ama hukuksal olarak haklarını yerine getirmezseniz, buna inancım da şiddetle karşı çıkar, ben de. Bizim inancımızda mecbur olsa bile, düşünülebilecek en son şey boşanma. Evlilik kutsaldır. Peygamberimize de bu hususta bize göre Allah daha fazla hak tanımış. Allah’ın tanıdığı bu hakkı da kimse Peygamber’in elinden alamaz. Eğer bir adam Müslümansa, Peygamber’i tanıması yeterlidir, kimseye bakmasına gerek yok. Benim kitabımda Peygamber var. Hukuksal olarak endişem yok.

Hukuklarda, ’Kerhane var çalışabilirsin’ diyor. Hukuken, kadına vesika da veriyor ’Fuhuş yapabilirsin’ diyor. Hukukun ’Doğru’ dediği şey, yasal olan her şey doğru mudur sizce? Fuhuş yasal değil mi? Bahsettiğim oteller, umumhaneler yasal değil mi? Orada yasal fuhuş yaptırılıyor. Devlet bekçi de vermiş, korumasını da. Vergisini alıyor. Onlar sonuçta bizim kızlarımız, bizim evlatlarımız. Manukyan vergi rekortmeniydi, hukuken kızları çalıştırıyordu. Bu kızlarımıza evlenme hakkı, iş, aş dururken, kalkıp da vesika vererek yasal fuhuşa sürüklemelerinden benim vicdanım rahatsız."

İlk eşim benim için ölüme hazır

MUSTAFA Karaduman, eşleri ve çocuklarıyla ilgili de şunları söyledi: "Çocuklarımın yasal hakları eşit. Eşlerim yanımda. Hepsi ayrı evde oturuyor, hepsine eşit zaman ayırıyorum. Çocuklarımı canımdan çok seviyorum. Eşlerime de saygım sonsuz, canımdan çok değer veriyorum. İlk hanımımı, dünyadaki bütün varlıklardan çok seviyorum. Benim için yeryüzünün en değerli, en kaliteli insanı. Benim için ölüme hazır, hiç tereddüt etmez. Ben de etmem.

Defileye eşlerim de geldi. Hepsi tesettürlü. Çarşaf giyen de var, giymeyen de. Son eşim rahatsız olduğu için o gelemedi. 8 kardeşiz. Boşanmalar var ama hepsi tek eşli. Hanımlarımızın istediği hayat standartını onlara sunduk.

Son evliliğimin üzerinden 15 sene geçti. Çocuğum 14 yaşında, boyu beni geçti. Benim gizlediğim bir şey yok. 3’ü söyleyen 4’ü saklamaz. 3 tane evim, 3 tane hanımım var. Saklamam için bir neden yok. 21 yaşında bir hanımım da yok. Dördüncüsü yok, aklımda böyle bir şey de yok. Allah’ın işi, büyük konuşmaya da gerek yok. Ama bu yaştan sonra düşünmüyorum desem doğru olur."


ÇOK EŞLİLİĞİ SAVUNAN KONFEKSİYONCUYA TEPKİ

Düzenlediği tesettür defilesinin ardından üç eşli olduğunu açıklayarak gündeme gelen konfeksiyoncu Mustafa Karaduman’ın “Tekeşlilik mümkün olsaydı umumhaneler, kerhaneler olmazdı” sözlerine Prof Dr. Zekeriya Beyaz ve Araştırmacı yazar İsmail Nacar tepki gösterdi. Prof. Dr. Beyaz, İran’da çok eşliliğe rağmen fuhuş olduğuna dikkat çekerken, Nacar, açıklamayı rahatsızlık verici olarak değerlendirdi.

-“TÜRKİYE’DE ÇOK EŞLİLİK FİİLEN MÜMKÜN DEĞİL”-

Prof. Dr. Zekeriya Beyaz ANKA’ya yaptığı açıklamada, konunun hem dinsel hem de sosyolojik bir mesele olduğunu belirterek, “Bazı konularda ulu orta fikir ileri sürülmemesi gerekiyor ve maalesef bu konu da öyleydi” dedi. Türkiye’de erkek nüfusunun kadın nüfusundan yüksek olduğuna işaret eden Beyaz, çok eşliliğin Türkiye’de fiilen mümkün olmadığına işaret ederken, “Böyle bir şey demek yanlıştır. Son nüfus sayımına göre Türkiye’de erkek nüfusu kadın nüfusundan 50 bin kadar fazladır. Bu türlü bir söz fiilen mümkün değildir” dedi.

-“MOLLALAR ARACILIK YAPIYORLAR”-

Prof. Dr. Beyaz, çok eşlilik halinde genelevlerin olmayacağı sözlerine dikkat çekerek, “Mesela İran’da çok eşle evlilik mümkündür. Ama İran’da da mut'a nikahı vardır. Bunun anlamı para karşılığı bir–iki saatliğine nikah kıyılıp cinsel ilişkiye girmedir. Dinen caiz görüyorlar. Hatta mollalar aracılık yapıyorlar. Buyurun size, İran’da iki-üç eşle evlenme vardır. Ama buna rağmen kadınlar para karşılığı saatlik nikahlar kıyıyorlar” dedi. Mut'a nikahı ile Türkiye’deki genelevler arasındaki farkın sadece şekil ve isim farkı olduğunu söyleyen Beyaz, “Dolayısıyla çok eşlilik olursa genelevi olmaz düşüncesi yanlıştır” dedi.

-“GENELEVLERİN TEMEL NEDENİ SOSYAL ADALETSİZLİK”-

Müslüman Arap ülkelerinde adı “genelev” olmasa da gayri resmi olarak fuhuş yapan çok sayıda kadın bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Beyaz, tek eşliliğin fuhuşun temel nedeni olmadığını, asıl nedenin sosyal ve iktisadi eşitsizlik olduğunu savundu. Kadınların geneleve düşmesinin en temel nedeninin yoksulluk ve adaletsiz gelir dağılımı olduğunu belirten Prof. Dr. Beyaz, ayrıca eğitimsizliğin de bu durumun nedenlerinden biri olduğunu kaydetti. Beyaz, küçük yaştaki kızların para karşılığı yaşlı kimselerle evlendirilmesinin de kadınların geneleve düşmesine neden olabileceğini ifade ederken, “Aksi takdirde ‘şu kadarla evlenirseniz bu olmaz’ demek, işin kolay ve yüzeysel bir değerlendirmesidir” dedi.

-NACAR: “AÇIKLAMA BİLİMSELLİKTEN UZAK VE RAHATSIZLIK VERİCİ”-

Araştırmacı yazar İsmail Nacar, çok eşliliğin umumhanelerin oluşmasını engelleyeceği yönündeki ifadelerin çok yanlış ve bilimsellikten uzak olduğunu söyledi. Nacar, çok eşliliğin yanlış değerlendirildiğini ve İslamiyet’te insanoğlunun başına gelebilecek her türlü olasılığa karşılık alternatif durumlar sunulduğunu kaydederek, çok eşliliğin de bu durumun bir sonucu olduğunu söyledi. Çok eşliliğin İslamiyet’in bir emri olmadığını ifade eden Nacar, “Arap tarihine bakarsak Peygamberimiz döneminde savaşlar yaşanıyordu ve bu savaşlara erkekler katılıyordu. O nedenle o dönem Arap kabilelerinde bir erkeğe 5-6 hatta 10 kadın düşüyordu. Bu durumda herkes bir tane eş alacak ve gerisi himayeden yoksun kalacaktı. O nedenle evli olduğunuz eşiniz müsaade ederse o zaman fazla eş alabilirsiniz denildi” dedi. Durumun zorunluluk durumlarında bazı konuların caiz olmasından kaynaklı olduğunu belirten Nacar, şu anda da Türkiye’de kadın ve erkek nüfuslarının birbirine denk olduğunu anımsatarak, “Her erkek üç tane kadınla evlenirse şimdi nerde eş bulacağız. O zaman erkeklerin bir çoğu eşsiz kalır” dedi. Bu tür bir açıklamanın bilimsellikten uzak yapılmaması gerektiğini söyleyen Nacar, durumun rahatsızlık verici olduğunu ifade etti.

Hiç yorum yok: