AMORAL.MLL.FI.

3 Şubat 2008 Pazar

İSVEÇ’İN TÜRKİYE RAPORU AÇIKLANDI (2006)

İSVEÇ’İN TÜRKİYE RAPORU AÇIKLANDI

STOCKHOLM (A.A) - 05.04.2006 - Beyhan Peker Bildiriyor - İsveç
Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'de Avrupa Birliği sürecinde uygulamaya
konan reformların değerlendirildiği bir rapor yayınladı.

İsveç Dışişleri Bakanlığı tarafından bugün açıklanan ''Türkiye
Programı''yla birlikte Türk basın mensuplarına dağıtılan ''Türkiye ile
Kalkınma İşbirliğinin Stratejisi'' adlı 10 sayfalık Türkçe raporda,
bölgesel farklılıkların büyük olmasına karşın Türkiye'nin ekonomik
gelişmesi olumlu bulundu. 2004 yılında Gayrı Safi Milli Hasıla'nın
(GSMH) yüzde 9'luk büyüme oranıyla şu anda dünyanın en yüksek
değerlerinden olduğu vurgulanan raporda, Türkiye'de en çok büyümenin
ihracat sektöründe olduğu belirtildi.

Yabancı ülkelerin Türkiye'deki yatırımlarının ''halen sınırlı
olduğu'' belirtilen raporda, ''Fakat katılım müzakerelerinin yeni
sermaye akışını olumlu etkileyeceği beklenmektedir. Ekonomik
gelişmeler doğru yolda ilerlemekte ve Türkiye 2007 yılına kadar
Maastricht Kriterlerini yerine getirebileceğini ileri sürmektedir''
denildi.

-İŞSİZLİK ORANI YÜKSEK-

''Yine de ekonomik durumun tamamıyla olumlu olduğu söylenemez''
görüşüne yer verilen raporda, ''İşsizlik halen yüksek oranlarda
seyretmektedir ve bölgesel eşitsizlikler bulunmaktadır. Türkiye son
yıllarda yolsuzlukla mücadele yolunda yeni yasalar çıkarmasına karşın,
toplumsal yaşamın birçok alanında yolsuzluk yaygın bir sorun olmayı
sürdürmektedir. Transparency International'ın (Uluslararası Saydamlık
Harekatı Derneği) hazırladığı raporda, örneğin, politikacılar, hukuk
sistemi ve sağlık sektöründe yaşanan yolsuzluklar ele alınmaktadır''
denildi.

Raporda, Türkiye'de gelir dağılımının eşit olmadığı da
savunulurken, Türkiye'nin batısında bazı bölgelerin gelir düzeyinin
Avrupa Birliği ülkeleri düzeyinde olduğu, doğudaki bazı bölgelerin
gelir düzeyinin ise, en az gelişmiş ülkelerin gelir düzeyinde
bulunduğu kaydedildi. İsveç Dışişleri Bakanlığı'nın raporunda,
''Birleşmiş Milletler Programı'nın 2004 yılı İnsanı Gelişme Endeksi
sıralamasında Türkiye, OECD ve AB aday ülkeleri arasında en alt
sıralarda yer almaktadır. Bu listede Türkiye, Arnavutluk, Azerbaycan,
Gürcistan, Rusya ve Ukrayna'dan sonra gelmektedir. Bu sıralamadaki
düşüklük en başta, sağlık ve eğitim hizmetlerinin verildiği kamu
sisteminin verimsizliğinden kaynaklanmaktadır'' görüşleri savunuldu.

-İNSAN HAKLARI-

Raporda, insan hakları konusunda son 2 yılda büyük reformların
başlatıldığının altı çizilirken, ''Daha yapılacak birçok şey olmasına
rağmen gelişmeler olumlu yöndedir. Buna karşın Türkiye'de emniyet
mensuplarının işkence ve aşırı şiddet uygulamaları halen
görülmektedir'' iddiasına yer verildi.
Türkiye'de Rum Ortodoks, Ermeni ve Yahudiler olmak üzere 3 resmen
tanınmış azınlık grubunun bulunduğu belirtilen raporda, bu konuda şu
görüşlere yer verildi:

''Süryani, Asuri, Roman ve Kürtler gibi diğer etnik grupların
resmi azınlık statüleri yoktur. Kürtler nüfusun yüzde 20'sini
oluşturmaktadır. Türkiye'nin her tarafında yaşayan ve tüm toplum
sınıflarda temsilcileri olan bu grubun çoğu Güneydoğu'da yaşamaktadır.
Büyük kentlerin yakınlarındaki gecekondu mahallerinde iç mülteci
konumunda yaşayan Kürtler de vardır.''

-KADINLARIN DURUMU-

Cinsiyetlerarası eşitsizliklerin de sürdüğünün ileri sürüldüğü
raporda, özellikle kadın ve genç kızların haklarının Türkiye'de ihmal
edilen konulardan biri olduğu kaydedildi.
''En büyük yetersizlik sağlık ve eğitim sektöründedir'' denilen
İsveç Dışişleri Bakanlığı'nın raporunda, ''Yoksul bölgelerdeki
kadınların yüzde 65'inin okuryazarlığı yoktur ve kız çocuklarının
ancak yarısı okula gitmektedir. Türkiye'nin batı kesiminde tersine,
okul çağındaki bütün çocuklar okula gitmektedir.
''Parlamentoda kadın temsil oranı yüzde 5'in altında olup, kadın
nüfusun iş gücüne katılma oranı da eşit derecede düşük düzeydedir.
Yasal düzenlemelere karşın namusla ilgili şiddet eylemleri de büyük
bir sorun olmaya devam etmektedir'' denildi.
Raporda, İsveç'in desteklemek amacıyla finanse ettiği projelere de
yer verildi.
Buna göre insan hakları alanındaki çalışmalara sunulan destekle
birlikte İsveç'in çabalarının işkenceyle mücadele, Türk adalet sistemi
ve azınlıkların haklarını içeren kapasiteyi güçlendirme konularına
odaklandığı belirtildi.
Raporda, ''Mütevazı miktarlarda para içermesine karşın, İsveç'in
bulunduğu girişimler somut sonuçlar vermiştir'' görüşleri yer aldı.
İsveç'in ayrım yapmaksızın avukatlara mahkemelerde duruşmaları
incelemek üzere yardım sunduğu belirtilen raporda, ''Türkiye İnsan
Hakları Vakfı (TİHV) senelerden beri işkenceye karşı mücadeleyi
görülebilir hale getirmek ve bu konuda olumlu gelişmeler sağlamakta
önemli bir rol oynamıştır. TİHV'na verilen destek, 2005-2007 döneminde
sona erecektir. Bu desteğin azalmasının nedeni Türkiye'nin işkenceye
karşı uyguladığı 'sıfır toleransın' sonuç vermeye başladığının
anlaşılmasıdır'' denildi.
İsveç'in destek verdiği projeler arasında, İstanbul'daki genç
gazetecilere eğitim amaçlı düzenlenen seminerler de sayıldı. Raporda
ayrıca aynı seminerlerin yerel medya mensuplarına yönelik olarak da
düzenlendiği, ancak Türkiye'de bu alanda yetkili muhatap bulunamadığı
için bu projenin olgunlaşmadan sona erdiği kaydedildi.
İsveç'in Türkiye'de projelere aktardığı kaynağın miktarı da
açıklandı.
Buna göre İsveç, Türkiye'de insan haklarına saygıyı artırmak
amacıyla alınan önlemlere destek amacıyla 1992 yılında 4 milyon İsveç
Kronu aktardı. 2002-2004 döneminde ise İsveç'in bu yöndeki katkısının
60 milyon kronu aştığı kaydedildi.



http://www.abgs.gov.tr/index.php?p=40336&l=1

Hiç yorum yok: